‘Çarşambalı
meşhurlar kimlerdir?’ diye sorulunca aklımıza ilk gelen cevap genelde Ali Fuad
BAŞGİL oluyor. Bu isim de son yıllarda yapılan bazı çalışmalarla ön plana
çıktı. Daha öncesinde Ali FuadBAŞGİL’i de pek duyan, bilen yoktu maalesef. Bu
yazımızda sizlere Çarşambamızın yetiştirdiği fakat Çarşambamızda adı pek
bilinmeyen bir isimi tanıtmak istedim, dilim döndüğünce. Prof. Dr. Şaban
KUZGUN…
İlahiyat
eğitimimde Dinler Tarihi dersime giren hocamın ve yüksek lisans eğitimimde
danışmanlığımı yapan ve derslerinden istifade ettiğim hocamın da yetişmesinde
büyük emekleri olmuş Şaban KUZGUN hocanın… Yani hocalarımın hocasıdır, Şaban
KUZGUN. Peki, kimdir Şaban KUZGUN?
1950
yılında Çarşamba’da doğmuş, Akçatarla köyünden. İlkokulu Kızılot İlkokulu’nda,
orta öğrenimini ise dışardan görmüş. Bu yıllarda hafızlığını ikmal etmiş ve
medrese usulü Arapça okumuş. Çeşitli yerlerde din görevlisi olarak vazife
yaptıktan sonra Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olmuş. Bir
taraftan imamlık, bir taraftan öğrencilik yaparak mezun olduğu fakülteden sonraiki
yıl öğretmenlik yapmış. Sonrasında Kayseri Yüksek İslam Enstitüsü’nde 1980
yılında büyük âlim Prof. Dr. Hikmet TANYU’nun yanında Dinler Tarihi bölümünde asistan
olarak başlamış akademik hayatına. ‘Hazarların Yahudileşmesi ve Karaî İnancı
Üzerine Bir Araştırma’ konulu teziyle doktora unvanını almış. 1982 yılında
Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi Anabilim Dalına yardımcı
doçent olarak atanmış. 1985 yılında ‘İslam Kaynaklarına Göre Hz. İbrahim ve
Haniflik’ adlı doçentlik teziyle doçent unvanını, 1993 yılında da aynı
üniversitede profesör doktor unvanını almış. 1994 yılında yeni kurulan Fırat
Üniversitesi İlahiyat Fakültesinekurucu dekan olarak atanmış. Bu görevini 1999
yılında yapılan genel seçimlerde milletvekili adayı olmak için istifa edene dek
sürdürmüş. Seçim sonrası eski görev yeri olan Erciyes Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi Dinler Tarihi Anabilim Dalına geri dönmüş. İyi derecede İngilizce, Arapça
ve orta derecede İbranice bilen, evli ve üç çocuk babası olan Şaban KUZGUN,
14/05/2000 tarihinde Kayseri yakınlarında geçirdiği bir trafik kazası sonucunda
vefat edene kadar aynı üniversite ve fakültede Dinler Tarihi Anabilim Dalında
öğretim üyesi olarak vazifesine devam etmiş.
Fırat
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından 2000 yılında basılan Fırat
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi’nin 5. Sayısı ‘Prof. Dr. Şaban Kuzgun
Armağanı’ başlığıyla hoca için basılmış. Ayrıca Erciyes Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi tarafından 2001 yılında basılan Erciyes Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi Dergisi’nin 11. Sayısı ‘Prof. Dr. Şaban Kuzgun’unAnısına’ başlığıyla
hocaya armağan edilmiştir. Hocanın kaleme aldığı kitaplar ve akademik
makalelerinden bazılarının isimleri şöyle:
Kitapları:
1- Hazar
ve Karay Türkleri,
2- İslam
Kaynaklarına Göre Hz. İbrahim ve Haniflik
3- Dinler
Tarihi Dersleri
4- Dört
İncil Farklılıkları ve Çelişkileri
5- Kayseri
ve Çevresinde Ziyaret ve Ziyaret Yerleri
Makaleleri:
1- Misyonerlik
ve Hristiyan Misyonerliğinin Doğuşu
2- Kur’an-ı
Kerim’e Göre Hristiyanlık ve Hristiyanlar, Asrımızda Hristiyan – Müslüman
Münasebetleri
3- Biruni’ye
Göre Dinler ve İslam Dini Kitabında Günay Tümer’in İzlediği Metod
4- Hıristiyan
Misyonerlerin Türk-İslam Ülkelerindeki Faliyetleri
5- Mukayeseli
Dinler Tarihi Araştırmalarında Karşılaşılan Problemler ve Düşünülen Çözümleri
6- Şehristani’nin
Hayatı, Kişiliği, Eserleri ve el-Milel ve’n-Nihal Adlı Eserinin Dinler Tarihiyle
Alakalı Bölümlerinin Tercümesi
7- Misyonerlik
ve Hıristiyan Misyonerliğinin Doğuşu
8- Atalarımız
Şamanist Değildi
9- Hizbullah’ın
Bekraundu
1- Hazarlar
ve Karaylar
Ülkemizde çeşitli kurumlarda
öğretim üyelikleri ve yöneticilik yapmış olan ve birçok öğrenci yetiştirmek
suretiyle milletine hizmeti kendine şiar edinmiş olan hocamız vefatından önce
‘Türkiye’nin Etnik Yapısı’ üzerine bir çalışma yürütüyordu.
Buradan Çarşamba Belediyemize de
bir çağrımız olsun. Neden bir sokağa veya mahalleye hocamızın ismi verilmesin.
Diğer bir çağrı da Millî Eğitim Müdürlüğü’ne… Yıllarını eğitim faaliyetlerine
vakfetmiş ve birçok öğrenci yetiştirerek milletine hizmet etmiş bir eğitimcinin
adı bir okulumuza münasip düşer diye düşünüyorum. Merhum hocamıza Allah’tan
rahmet diliyoruz. Mekanı cennet olsun…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder